Dünya genelinde ve ülkemizde emzirme ve anne sütü ile ilgili farkındalık çalışmaları için, 1-7 Ekim Emzirme Haftası boyunca etkinlikler düzenlenmektedir. Bakanlığımız tarafından 1991 yılından itibaren “Anne Sütünün Teşviki ve Bebek Dostu Sağlık Kuruluşları Programı” yürütülmektedir. “Bebeklerin doğumdan hemen sonra emzirmeye başlatılması, ilk 6 ay sadece anne sütü verilmesi ve 6. aydan sonra uygun besinlerle beraber, emzirmenin 2 yaş ve ötesine kadar devam ettirilmesi” ve bu şekilde tüm bebeklerin yaşama sağlıklı başlaması temel amacımızdır. TNSA (Türkiye Nüfus Sağlık Araştırması) 2013 yılı verilerine göre 0-6 ay sadece anne sütü verme oranı % 30,1 iken, 2018 yılı verilerine göre 40,7’e yükselmiştir. Emzirmenin korunması ve desteklenmesi önemlidir. Çalışmalarını bir adım daha ileri taşıyan illerimiz için Altın Bebek Dostu İl kavramları geliştirilmiştir. Altın Bebek Dostu İlimizde doğum yapılan hastaneler ve aile hekimlikleri bebek dostu olup hiçbir mama afişi ve reklamı yapmayarak mama kodu yasasına uymaktadır. Eğer anne sütü dışında bir besin gerekli ise bunu hekimler önermektedir.Gebelerimiz bu konularda daha kapsamlı bilgilere ilçe sağlık müdürlüklerimizde bulunan gebe sınıflarından ve hastanelerimizdeki gebe okullarından ulaşabilirler.
Son 30 yıldır anne sütü üzerinde yoğunlaşan çalışmalar anne sütünün eşsiz bir besin olduğu ve bebek beslenmesindeki yerinin doldurulamayacağı gerçeğini ortaya çıkarmıştır. Anne sütü; yenidoğan döneminden itibaren büyüme ve gelişme için gerekli olan tüm sıvı, enerji ve besin ögelerini ihtiva eden, sindirimi kolay bir besindir. Bebeklik döneminde anne sütü ile beslenme, fiziksel ve mental gelişimi olumlu etkilemektedir. Ayrıca enfeksiyon hastalıklarına yakalanma riskini de azaltır. Anne için faydalarında ise gebelikte alınan kiloların çabuk verilmesi, doğum sonu kanamaların azalması, meme, over, endometrium kanserine karşı koruma gibi faydaları olmaktadır.Toplum adına faydalarında ise beslenme harcamalarını azaltarak aile ve ülke ekonomisine katkı sağlar,anne sütü almamaya bağlı gelişen hastalıkların tedavisi için yapılan harcamaları ve hastalıklardan kaynaklanan iş gücü kaybını azaltır.
Hedefimiz; geleceğimiz olan çocuklarımızın, kendileri için en ideal besin olan anne sütü ile beslenmelerini sağlayarak sağlıklı nesiller yetişmesine katkıda bulunmaktır. Anne sütü ile beslenmek her çocuğun en doğal hakkıdır. Onu bu haktan yoksun bırakmak tehlikesi taşıyan her türlü girişim önlenmelidir.